Artık Almanya'dan ayrılma vakti geldi çattı. Sabah kahvaltımızı yapıp çantaları toparladıktan sonra Dayımla vedalaşıp, sabah erken saatte işe giden teyzemlerin fabrikaya gidiyoruz vedalaşmaya. Serkan'ın 34 plakalı motosikleti Andi'nin fabrikasının önüne çekme zevki sanırım paha biçilemezdi :)
Navigasyon'un sesle tarifi çok rahat ama biz bluetooth kulaklıklarımızı yanımıza almamaya karar vermiştik o yüzden ses sorunu yaşıyoruz. Regensburg içindeki Polo mağazasının katalogunda gördüğümüz kablolu kulaklığı almaya gittik.
Görevli adam sağolsun oldukça ilgilendi. İstanbul'a gelmek istediğini ama bir türlü kısmet olmadığını söyleyince gel dedik biz seni gezdiririz :) hemen telefon numaraları alındı :) Onun da Bodrum'da apartı varmış biz de gideriz belki :) hatta sarılıp poz verdiler fotoğraflarını da çektim :D
Münih girişinde bulunan Allianz Area
Otoban kenarında yerleşim olan yerler sesten etkilenmesin diye, fotoğraftaki gibi yol kenarına beton barikat yapmışlar
Ve Motosikletimizi Münih BMW'nin parkına çektik :)
İstanbuldaki shop malesef ki buradakinin yanında miniminicik kalıyor :)
Gördüğümüz kadarı ile 2 katlı. Alt kat motosiklet showroomu , üst kat kılık kıyafet ve aksesuarların olduğu shop.
Tankpad ve Gidon için BMW stickerına ihtiyacımız vardı onları bulup aldık. Tankpadi düzgün yapıştırdığımızdan emin olmak için motosikleti orta ayağa alalım bir bakalım dedik ki :@ Orta ayak kırıldıııı :)
İstanbul Borusan'dan Kerem ile konuşuyor Serkan. Kerem şaşırmış :) Ben hiç böyle bir olayla karşılamadım demiş Serkan'a. Münih BMW'de bizimle ilgilenen kişi de "kaç senedir bu işi yapıyorum ikinci defa bu olayla karşılaşıyorum" dedi
Parça siparişi veriliyor. Serkan bu benim hatam değil, BMW'nin bunu ücretsiz değiştirmesi lazım diyor. Chris olmaz motosikletinizin garantisi 2 yıl sizin 4 sene olmuş BMW bunu karşılamaz diyor ve ne kadar ödeyeceğimizi merak ederek bekliyoruz.
Printerdan aldığı çıktıyı bize uzatıyor bir bakıyoruz 50€ :D Meğer ilgili parça 4-5 senelik garanti altındaymış bu yüzden parça parası vermeyip sadece işçilik ödüyormuşuz :) Mutluyuz ne diyelim :)
Orta ayaktan geriye kalan bölüm :)
BMW servisinde çalışan kızı görünce şaşkınlığımızı gizlemedik gittik yanına iznini alarak fotoğrafını çektik :) ve biz ülkemizde böyle şeylere alışık değiliz de dedik :)
Napalım üstümüzü başımızı değiştirip motosikleti ve çantaları BMW'de bırakıp dün gittiğimiz meydana doğru yola koyulduk. Eee dün gezdiğimiz için bildiğimiz tanıdığımız yer artık nasıl olsa artık bu meydan :)
Dün bindiğimiz metrolar eski püsküydü bu sefer yenisine denk geldik. Bizim metromuz daha güzel bence.
Aşağıdaki fotoğrafta yer alan hat, Almanya'nın Olimpiyatlardan önce ulaşım kolaylığı için yapmış olduğu metro hattı. İstanbul'da metro var derken biraz daha dikkatli olmak lazım yani :)
Meydanı gezmeye, dün kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Yemeğimizi yedik, Meltem ablamla buluştuk artık eve gitme zamanı...
